Kullanıcı adı:  
Şifre:  
  Şifremi Unuttum
  Yeni Üye
KURTULUŞ İLKOKULU 3-A Sınıfı   -    Eğitim Geleceğimizdir
 
3-A Sınıf Sitesi
Sırala: A Hite Göre Kategoriye Göre Tum Yorumlar
    Çocuğun Hayatında Babanın Rolü Tarih / 04-03-2014
Bookmark and Share
Arkadaşına Gönder
Bu yazı 5429 defa izlendi.
Bir gün, çocuğum doğdu. O dünyaya geldiğinde, yetişmem gereken uçaklar ve ödenmesi gereken faturalarla meşguldüm. Ben uzaklardayken yürümeyi öğrendi. Konuşmayı da öyle. Ve biraz büyüdüğünde, “Senin gibi olmak istiyorum baba” demeye başladı.

İşyerine telefon açıp, “Baba, eve ne zaman geleceksin?” diye sorardı ikide bir. “Ne zaman geleceğimi bilmiyorum oğlum. Ama geldiğimde birlikte güzel bir vakit geçireceğimizden emin olabilirsin.”

Yıllar öylece geçip gitti. Oğlum on yaşına geldi. Ona güzel bir top aldım. “Top için teşekkürler baba!” dedi, “Haydi oynayalım.” “Bu hafta sonu tamamlamam gereken işler var” dedim. “Bugün olmaz, haftaya, tamam mı?” “Tamam” dedi, fakat yüzündeki gülümseme eksilmedi. “Büyüyünce baba” dedi, “ben de senin gibi olmak istiyorum.”

Yıllar öylece geçip gitti. Oğlum önce ilkokuldan, sonra liseden, sonra üniversiteden mezun oldu. Bu durumda, başka birçok baba gibi, benim de söylemem gereken bir şeyler vardı. “Seninle gurur duyuyorum” oğlum dedim. “Gel, şöyle biraz oturalım; sana diyeceklerim var.” Başını salladı ve gülümseyerek: “Arkadaşlara sözüm var baba” dedi. “Sen arabanın anahtarlarını verebilir misin bana? Sonra görüşürüz, oldu mu?”

Yıllar öylece geçip gitti. Emekli oldum. Artık bol bol vaktim vardı. Oğlum ise başka bir şehirde iyi bir iş bulmuştu, orada yaşıyordu. Bir gün ona telefon ettim. “Eğer sence de uygunsa, hafta sonu buraya gel de hasret giderelim” dedim. “Sevinirim baba” dedi. “Bir bakayım, müsait bir vakit bulabilirsem, gelirim. Ama şu sıralar işlerim çok yoğun. Fakat seninle görüşmeyi ben de istiyorum, baba.” “Peki, ne zaman gelirsin oğlum?” “Ne zaman olur bilmiyorum, baba. Şimdi bir iş görüşmem var, ona yetişmem gerek. Sonra ararım seni. Geldiğimde birlikte güzel vakit geçireceğimizden emin olabilirsin.”

Ve telefonu kapattığımda, oğlumun çocukluk hayalini gerçekleştirdiğini anladım. Çocukluk hayalini gerçekleştirdiğini... Örnek aldığı babasına benzediğini... Büyüyünce tıpkı babası gibi olduğunu...
(Tercüme-uyarlama: Emine Aydın)
 

Çocukların Kişilik Gelişiminde Babaların Rolü
• • Etkin bir baba rolü çocukların her türlü gelişimlerine olumlu etki etmektedir. Babanın çocuğu ile ilişki kurma biçimi çocuğun kişiliğini etkiler. Örneğin aşırı otoriter tavır ve ilgisizlik çocukların utanç, çekingenlik gibi kişilik özellikleri geliştirebilmelerine neden olabilmektedir. İlgili ve sevgi dolu bir tavır ise çocukların sosyal uyum yeteneklerinin artmasına, liderlik özellikleri geliştirebilmelerine etki etmektedir. Babanın sağlıklı bir otorite sağlayamadığı, disiplinsiz ve aşırı hoşgörülü bir tutumda olması ise çocukların bazı uyum ve davranış bozuklukları yaşama olasılığını artırmaktadır.

Baba ve Disiplin
• • Çocuklar eğitilmelidir ve yanlışları düzeltilmelidir ki hayatın gerçeklerini öğrenebilsinler. Bu nedenle çocuğun gelişiminde ve hayata hazırlanmasında uygun disiplin yöntemlerinin kullanılmasının önemi büyüktür. Disiplinin oluşturulmasında anneye de babaya da önemli görevler düşmektedir.

• • Anneler genelde çocuklarıyla daha fazla zaman geçirirler ve kuralları uygularken pratikteki zorluklar nedeniyle tutarlı davranamayabilmektedirler. Bu noktada, babanın sadece kızan, bağıran, otoriteyi temsil eden, kendisinden korkulan ve tehdit unsuru olarak kullanılan rolde tutulması sıkça rastlanılan bir durum olmaktadır. Oysa bu tutum hem çocukların yeterince disipline edilememelerine neden olmakta, hem de babayla iletişimden uzak olmasını sağlamaktadır. Bunun yerine, annenin de babanın da belli esneklikleri bulunan, mümkün olduğunca ortak disiplin ilkeleriyle yaklaşan ebeveynler olması gerekmektedir. Daha az zaman geçirmiş olmak, kuralların tutarlık içinde uygulanması konusunda zaman zaman babalar için avantaj oluşturmaktadır. Ama bu avantajı, babayı korku objesine çevirerek dezavantaja dönüştürmemek gerekmektedir.

• • Disiplin oluşturulurken çocukların duygularının değil, davranışlarının kısıtlanması ya da başka bir deyişle istenmeyen ve uygun olmayan davranışların uygun olanlarıyla değiştirilmesi esas olmalıdır. Babalar bu noktada daha çok istenmeyen davranışı vurgularlarsa, çocuklar da kendilerini hep olumsuz davranışları olan, istenmeyen, sorun yaratan çocuk olarak algılayabilmektedirler. İstenmeyen davranışları değiştirirken, sadece sorun olan davranışları vurgulamak yerine olumlu davranışın ne olduğunu belirtmek, olumlu davrandığı taktirde ödülün ne olacağını belirtmek daha etkili olmaktadır. Böylelikle çocuğun olumsuz benlik algısı geliştirmesi riski de ortadan kalkmaktadır.

• • Ödül mutlaka maddesel bir şey olmak zorunda değildir. Hatta maddesel ödüller yerine davranışsal veya sözle ödüller kullanılması daha fazla tercih edilmelidir. Çünkü “seninle gurur duyuyorum, bu şekilde davranırsan beni çok mutlu edeceksin” gibi açıklamalar çocuğu olumlu davranmaya motive ettiği gibi, kendisini algılamasını da olumlu yönde etkileyecektir.

• • Babaların bazen çocuklarıyla yeterince zaman geçirememeleri ve onlarla yeterince ilgilenemedikleri kaygısıyla onları hediyeye ve oyuncağa boğdukları bilinmektedir. Ve böylece her akşam eve geldiğinde “baba bana ne getirdin” diyen çocuklarına bir şey vermenin hazzını yaşayabilirler. Oysa bu tavır çocukları yeni bir şeye sahip olmanın keyfini yaşamaktan alıkoymakta ve sürekli talep etmelerine ve bir türlü sahip olduklarından memnun olamamalarına neden olmaktadır. Üstelik aslında baba ile çocuk arasında gerekli olan duygusal yakınlığın yerini de asla tutmamaktadır. Her gün bir oyuncak getirmek yerine çocuğunu kucağına alıp onunla 5-10 dakika sohbet etmek, o günün nasıl geçtiğinden söz etmek, çocuklar için de babalar için de çok daha doyurucu olmaktadır.

Nasıl Etkili Bir Baba Olunabilir?
• • Bunun için olması gereken şey sadece iyi bir baba olmayı istemek ve çocuğuyla olan ilişkisinde ne istediğine karar vermektir. İyi baba modelleri araştırılır ve uygulanabilir. Her denemede belli bir süre (21 gün) sürdürülen bilinçli ve dikkatli bir çaba yeni bir alışkanlık oluşturacaktır.

• • Çocuğa kitap okumak için zaman ayırmak, parka gitmek, güzel bir akşam yemeği ya da gün planlaması iletişimci ilişkiler kurulmasına yardımcı olur.

• • Güçlü değerlere sahip bir baba modeli olmak çocukların kendilerinin ve o anda en yakınlarındaki insanların hayatlarının ötesine ulaşmalarını sağlayacaktır. Babaların dürüstlük, paylaşma, öz disiplin vb değerleri açıklamaları gerekir.

• • İçten övgü ve cesaret verici kelimeler söyleyebilir:
a) a) “Seninle olmaktan mutluyum.”
b) b) “Gülüşünü seviyorum.”
c) c) “Çok güzel. Nasıl yapacağını iyi biliyorsun!”
d) d) “Mükemmel.”
e) e) “Bunu sevdim.”
f) f) “Başarıyorsun, işte bu!”

• • Babalar okuldan geldiğinde çocuklarıyla ilgilenerek onları eğitim yolunda yönlendirebilirler.
a) a) Çocuğunuzun sizi okurken gördüğünden emin olarak sizin okumayı sevdiğinizi algılamasını sağlayabilirsiniz.
b) b) Karşılığı “hiçbir şey” gibi otomatik yanıtlara yol açan “Bu gün okulda ne yaptın veya ne öğrendin?” demek yerine “Bu gün Türkçe dersinde ne hakkında konuştunuz? Bana bundan bahset” diyerek onun ne yaptığıyla gerçekten ilgilendiğiniz ve öğrenmesini beklediğiniz gerçeğini güçlendirir.
c) c) “Bunu bilmek önemlidir.” gibi cümleler öğrenme isteği ve sorumluluğu canlandırır.

Babalığın tadının çıkarılması belki de çocukluk çağının yeniden yaşanılamayacağının farkına varılmasıyla mümkün olabilir.
 

Kaynak: http://yasamrehberlik.blogspot.com.tr/2009/01/ocuun-yaaminda-babanin-rol.html
 

YORUM YAP TÜM YORUMLAR BİLGİLENDİRME HABER ARŞİVİ
   HABERİN YORUMLARI
Bu habere ilk yorumu siz yazabilirsiniz...
Bu Haberler de İlginizi Çekebilir
  ÖĞRENCİLER   STEM ETKİNLİK
  GÜNLÜK ÖDEVLER   ÇALIŞMA RAPORU
  OKUMA HIZLARI   OKUMA TIRTILI
  BİZE GÖNDERİN   OYUN OYNA
  DUYURULAR   ETKİNLİK GEÇMİŞİ
    GÜNÜN VİDEOLARI